13 Haziran 2009 Cumartesi

UYKUSUZLUK



Bu gün gözlerimi ovuşturarak kalktım. bir önceki geceden uykusuzum çünkü. Gece gece deney yapasım tuttu. hatta hızımı alamayıp bir de üzerine şehriyeli pilav yaptım yedim. Nasıl mideme oturmuş. Yattım, bir o yana dön, bir bu yana dön, sabah ezanıyla irkilmişim. Bizim buradaki hoca da bir detone okuyor sormayın. adam sabahın kör vaktinde afyonu daha patlamadan minareye çıkıyor herhalde. Sesi o biçim boru. Buradan yetkililere sesleniyorum. Şu imamlarınıza her ay birer koli kahve, birer koli enerji içeceği, iki ekmek, bir kangal sucuk yollayın. Yazık gariplere. Çekilir mi öyle uykusuzluk her gece, her gece. Ben bir gece uykusuz kaldım şaftım kaydı. Ama bir de deney yapmışım ki öyle böyle değil. Cillop gibi deney. Bir daha yap desen üşenmem yine yaparım. Bir gece daha uykusuz kal desen yine kalırım. Bilime canım feda.

3 Haziran 2009 Çarşamba

BAĞIMLILIKLARINIZDAN KURTULUN


Geçen gün beni şok eden bir şey öğrendim. Her tür dumanlı tütün ürününe karşı olan ben, meğerse çikolata bağımlısıymışım. Şimdi diyeceksiniz ki çikolatanın dumanı nerede? Ben de diyeceğim ki üstünde. Şöyle ki. Ben bu çikolata denen bağımlılık yaratıcısını öyle paketten çıktığı gibi yiyemiyorum. Önce paketi açıyorum. Sonra ufak parçalara ayırarak 50 ml lik beher kabına aktarıyorum. Altına bir başka kap içine 100 gr ince alçı ve bu alçıyı kulak memesi kıvamına getirecek kadar (yaklaşık 30ml) su ekleyerek karıştırıp daha önceden hazırladığım içinde çikolata parçaları olan beher kabını daldırıyorum. Şimdi ne oldu? Benmari oldu. Ama nasıl oldu? Laboratuvar ortamında benmari oldu. Alçı, su ile karışınca ekzotermik reaksiyon oldu yani ısındı. Böylece içine daldırdığım beher kabındaki çikolata da eridi. Üstünden dumanı dahi tüttü yaaaa. Demek ki dumanı tüten her şey bağımlılık yapabiliyormuş. Dikkat etmek lazım.